’’TAHLİYE OLMAMA HİÇ SEVİNEMEDİM’’
KCK ana davasından tutuklu bulunan Hatip Dicle tahliye oldu. Dicle, cezaevi çıkışında yaptığı açıklamada, “Tahliye olmama hiç sevinemedim. Bunu çok samimi olarak anlatıyorum.
29 Haziran 2014 Pazar 09:35
Onlarca arkadaşımı cezaevinde tutuklu bırakarak çıktım. 20 yıldır cezaevinde olan gençlerimiz var, onları geride bırakarak çıktım” dedi.
Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin KCK ana davasından tutuklu bulunan DEP eski Milletvekili Hatip Dicle’nin bugün tahliyesine karar vermesinin ardından Dicle tutuklu bulunduğu D Tipi Cezaevi’nde tahliye edildi. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Fırat Anlı, HDP Milletvekili Faysal Sarıyıldız, BDP ve HDP’li yöneticiler ve yakınları tarafından karşılanan Dicle, tahliye edilmesine sevinmediğini ifade etti. Cezaevi çıkışında gazetecilere açıklama yapan Hatip Dicle, kendisini karşılayan herkese teşekkürlerini illeti. Yaşamı boyunca özgürlük davasına hizmet etmeye çalıştığını söyleyen Dicle, “Biraz daha zaman olmuş olsaydı kadirşinas halkımız büyük bir karşılamayla burada olacaktı. Burada hazır olan olmayan herkese teşekkür ediyorum. Biz yaşamımız boyunca halkımızın özgürlük davasına hizmet etmeye çalıştık. Bu anlamda alnımız her zaman açık, başımız dik oldu. Bugün Ramazan’ın ilk günü, böylesi bir günde buraya kadar gelen, hem olmayan bütün halkımızın bu mübarek Ramazan aylarını tebrik ediyorum” dedi.
“ONLARCA ARKADAŞIMI CEZAEVİNDE TUTUKLU BIRAKARAK ÇIKTIM”
10 yıl önce de cezaevinde çıkıp tahliye olduğunu hatırlatan Dicle, konuşmasına şöyle devam etti:
“Tarihin bir cilvesidir ki, 10 yıl önce de hapishaneden çıktığımda 1 Haziran günüydü. Serbest bırakıldığımız gün, umudumuz Kürt sorununun çözülmesi ve artık hiçbir Kürt siyasetçisinin düşüncelerinden dolayı cezaevlerine girmemeleriydi. Bugün on binlerce insanımız mağdur oldu. Bu mağdur olanlar sivil düşünce insanları olarak cezaevlerine konuldu. Aslında biz bu tarihe yabancı değiliz. Bugün ileri demokrasi iddiasında olan bir hükümet döneminde ne yazık ki bu sefer, belki kafalarına kurşun sıkılarak değil ama cezaevlerine toplatılarak, siyasi soykırıma tabi tutuldu. Ama dileriz ki, bu son olsun. Tahliye olmama hiç sevinemedim. Bunu çok samimi olarak anlatıyorum. Onlarca arkadaşımı cezaevinde tutuklu bırakarak çıktım. 20 yıldır cezaevinde olan gençlerimiz var, onları geride bırakarak çıktım. Bu insanların bir suçları yoktur. Aslında çok doluyum. Ama gerek Ramazan ayının hatırına ki, Ramazan ayı barış ayıdır, gerekse hükümetin son günlerde olumlu olmasını umduğumuz tarihsel adımlar atacağını dikkate alarak, sorumluğumuzun bilincinde olan bir siyasetçi olarak bu atmosferi yumuşatma babında çok fazla bir şeyler söyleme gereksinimini duymuyorum. Bizim bu hassasiyetimize doğru bir anlam verileceğini inanıyorum. Muhataplarımız başta hükümet olmak üzere demokratik siyasetin yolunu açarak, başta bütün cezaevindeki tutsaklar, İmralı’da barışın mimarlığını yapan Abdullah Öcalan olmak üzere herkesin özgürlüğüne kavuşmasın ve dağlardaki çocuklarımızın tümünün biran önce ailelerine, topluma kavuşmaları için gereken neyse yapmaları konusunda kendilerini sorumluğa davet ediyorum. Biz bugüne kadar nasıl halkımızın, demokrasinin hizmetinde yer aldıysak Türkiye toplumunun aydınlık günleri için de olmaya devam edeceğiz.”
Dicle’yi karşılayanlar arasında bulanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbakanı Fırat Anlı, cezaevi önünde Hatip Dicle’ye Diyarbakır Tabipler Odası’nın bu yıl verdiği Barış, Dostluk ve Demokrasi Ödülü’nü verdi.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2009 Milli Hakimiyet