22 Kasım 2024
  • Kocaeli14°C
  • İstanbul17°C
  • Ankara13°C
  • Rize14°C

AKŞENER: BU ŞEREFSİZLERLE MÜCADELEMİ YAPACAĞIM

MHP Genel Başkan Adayı Meral Akşener, "Bir kadının uğrayabileceği en ağır iftiraya uğradım. Ben bu şerefsizlerle mücadelemi yapacağım" dedi.

Akşener: Bu Şerefsizlerle Mücadelemi Yapacağım

24 Nisan 2016 Pazar 15:56

MHP Genel Başkan Adayı Meral Akşener, paralelle mücadeleyi gündemde tuttuğu için hedef haline getirildiğini ifade ederek, “Bunu çok gündemde tuttuğum için bir kadının uğrayabileceği en ağır iftiraya uğradım. Ben bu arkadaşlarla, bu şerefsizlerle mücadelemi yapacağım” dedi.

Türkiye çapında yaptığı adaylık çalışmaları kapsamında Bursa’da partililerle bir araya gelen MHP Genel Başkan Adayı Meral Akşener, Bursa Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda yaklaşık 10 bin kişiye seslendi. Akşener, kendisine koltuk meraklısı yakıştırması yapanlara, “Evet sizin adınıza koltuk meraklısıyız. Çünkü ülkücü gençlik, ya taşeron yanına ya da uzman çavuşluğa mahkum edildi. KPSS’den 85 puan alan hiçbir gencimiz, hiçbir yere giremiyor. 35 puan alanlar valiliğin, rektörlüğün, belediye başkanlarının özel kaleminde. 1 ay sonra sizin hakkınızı alarak o makamlara o kadrolara oturuyorlar. Onun için biz sizin adınıza, gençlerimizin adına, hanımlarımızın adına bütün koltuklara talibiz. Ben daha önce televizyon programında, ‘Önce Başbakan olacağım, Milliyetçi Hareket Partisi iktidar olacak’ dedim. Allah’ın izniyle olacağız. Osmanlı’nın en önemli başkentinden sesleniyorum. 23 Nisan’da ilan ediyorum. Cumhurbaşkanlığını bir ülkücü yönetecek, Meclis’i ülkücü yönetecek. Başbakan ülkücü olacak ve bu ülkeyi yönetecek. Bakanlar Kurulu ülkücülerden olacak. Bu ülkeyi yönetecek en az 150 Bakanlar Kurulu şu salondan çıkar. Elinizi korkak alıştırmayan. Ben tek başına iktidar olacağım” dedi.

‘GIRTLAKLARINDAN KUSTURMAZSAM NAMERDİM’

Gençlerin işsiz kaldığına ve kul hakkının yendiğine söyleyen Akşener, “Sizin haklarınızı alıp haketmedikleri o maaşları ceplerine doldurmalarını, 25 yaşındaki gençlerin işadamı olmasını değiştirmek istiyoruz. Kul hakkı yiyenleri gırtlaklarından kusturmazsam namerdim. Çalanın çırpanın çaldıklarını kendilerine bırakırsam namerdim. İktidar partisi topuyla, tüfeğiyle, basınıyla, iftira ve korkutma, şantaj yayınlarıyla hücumlarına başladı. Onlar bizi tanımıyor. Onlar ülkücüleri bilmiyor. Onlar bizi bilselerdi tiril tiril titrerlerdi. Ülkücü inanırsa bu ülkede her türlü eksiklik, yanlışlık giderilir. Biz bu iradeyi burada görüyoruz” şeklinde konuştu.

‘ÖNCE YAMUKLARI SONRA YAMUKLUKLARI DÜZELTECEĞİZ’

Kendilerine ‘paralelci’ iftirası atıldığını ifade eden Akşener, “Ben paralel değilim, ama onlar yamuk. Önce kendilerini yamulttular. Sonra ekonomiyi yamulttular. Birbirini seven insanların arasına nifak sokarak kardeşliği yamulttular. Bizim yıllara dayanan o Türk medeniyetine ait ilişkileri yamulttular. Biz iktidar olacağız. Bütün koltukları istiyoruz. Çünkü and olsun ki, yemin olsun ki, önce yamukları, sonra yamuklukları düzelteceğiz” ifadelerini kullandı.

‘UÇAĞA BİNER GERİ DÖNERDİ’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Nükleer Güvenlik Zirvesi’ne katılmak için gittiği Amerika Birleşik Devletleri’nin başkenti Washington’da havaalanındaki karşılanmasına da değinen Akşener, “Obama’ya ziyarete yalvar yakar Amerika’ya gittiğinizde onbaşı ve çavuş oğlu karşıladı. Ülkücü Cumhurbaşkanı o uçaktan inseydi ve kendisini onbaşı ve çavuş oğlu karşılaşaydı o uçağa biner ve ülkesine geri dönerdi” şeklinde konuştu.

‘ŞEREFSİZLERLE MÜCADELEMİ YAPACAĞIM’

Paralel konusunu gündeme getirdiği için kendisine baskı yapıldığını kaydeden Akşener sözlerine şöyle devam etti:

“Bunu çok gündemde tuttuğum için, 7 Haziran’daki seçim beyannamemizde vaadlerimizi açıkladığım için bir kadının uğrayabileceği en ağır iftiraya uğradım. Ben bu arkadaşlarla, bu şerefsizlerle mücadelemi yapacağım. Şu anda mahkemedeyiz. Bana iftirada bulunlar diyorlar ki, ‘Biz bu hanımefendinin iffetine, namusuna, şerefine kefiliz, hiçbir yanlışı görmedik ama Sayın Cumhurbaşkanımız için bu üç yerde yaptığı konuşmalar hakaret unsuru taşıdığı için böyle bir söz söyledik’. Bunun bedelini ödedim. Sayın Davutoğlu ‘MHP’de değişim olursa çok kötü bir şey olacak’ diye görüş sarf etti. Bir partinin iç işlerine karışmak ayıptır. Haddinizi bilin, siz haddinizi bilmezseniz, ülkücü irade size haddinizi bildirir. Bu paralel meselesine birdenbire genel merkezimiz de dahil oldu. Genel Başkan Yardımcılarımız bu konuda değerli fikirlerini üst üste söylemeye başladılar. İftiraya uğramış ve bununla mücadele etmiş biri olarak şu soruyu sorma hakkım var. Sayın Genel Başkan 17-25 Aralık’ı canlı tutmak için bütün grup konuşmalarında ‘17-25 Recep Tayyip Erdoğan’ diye bir rumuzu Sayın Erdoğan’ın yakasına yapıştırmak için her grup konuşmasında konuştu. Bizim her birimiz kendisinin yaptığı konuşmaları tekrarladık. Bunun sonucunda bir arkadaşımız işinden oldu. Ben de büyük bir iftirayla karşı karşıya kaldım. Buradan sayın genel başkana soruyorum. MHP’nin 17-25 Aralık’lı ilgili ortaya koyduğu görüşler ile ilgili değişiklik var mıdır?” dedi.