GEBZE BÖLGESİ’NDEKİ HASARLI BİNA SAYISI!

Kocaeli İl Afet ve Acil Durum Koordinasyon Kurulu Toplantısı Valilik Karamürsel Alp Salonunda yapıldı. Vali Başkanlığında, Donanma Komutanı, Büyükşehir Belediye Başkanı, 4 Vali Yardımcısı ve 16 Kurumun İl Müdüründen oluşan İl Afet ve Acil Durum Koordinasyon Kurulunun 2019 yılı ilk toplantısı gerçekleştirildi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanının İlimizi ziyaretleri dolayısıyla Vali Hüseyin Aksoy yerine Vali Yardımcısı Dursun Balaban’ın başkanlık ettiği toplantıya İlçe Kaymakamları ve Belediye Başkanları da katıldı. Kocaeli'deki hasarlı binaların ele alındığı toplantıda, İlçe Kaymakamlarına ve Belediye başkanlarına TAMP ve toplanma alanları ile ilgili de detaylı bilgiler verildi.

BALABAN, “RİSK AZALTMA ÇALIŞMALARI ÖNEMLİ”

Toplantı açılışında konuşan Vali Yardımcısı Dursun Balaban, Kocaeli'nin Kuzey Anadolu Fay Hattında bulunması dolayısıyla deprem risk azaltma çalışmalarının çok önemli olduğunu ve beklenen İstanbul depreminden etkilenecek olan İlimizdeki hasarlı binalar konusunun çözüme kavuşturulması gerektiğini vurgulayarak, “Son zamanlarda hasarlı olmadığı halde gücünü kaybeden binaların kendi kendine yıkıldığını görüyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız da eski binaların tümü için kentsel dönüşüm seferberliği başlattı. Bu açıdan tüm eski binaların dönüşümü devlet politikası haline gelmişken, 1999 depremini yaşayan İlimizdeki hasarlı binanın halen çözüme kavuşturulamamış olması sorunlu bir tablonun göstergesi olarak algılanmalıdır” dedi. 

1619 ORTA HASARLI BİNA

Daha sonra söz alan Kocaeli AFAD İl Müdürü Salim Tekoğul hasarlı binalar konusunda detaylı bir sunum yaptı.  1999’dan başlayarak süreci tarihsel olarak özetleyen Tekoğul, bina sayılarındaki değişimleri, 2012 yılındaki çıkarılan 6306 sayılı Kentsel Dönüşüm Kanunu ile konunun ilintisini, Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin 550 sayılı Meclis Kararının yansımalarını anlattı. Kanuna göre resen tespit ve risksiz yapı tespiti ile ilgili değerlendirmeleri de aktaran Tekoğul, sorunun günümüze kadar gelmesinin nedenlerini ve çözüme dönük önerilerini sıraladı. Belediye Başkanlarınca ilgiyle izlenen sunumda Tekoğul; “6306 sayılı Kanun çıktığında süre dolayısıyla güçlendirme iskanı alamamış binalar için risksiz yapı tespitlerinin çözüm olacağı gibi bir yanlış algı verilmişti. Bu verilen algıyla bir kısım vatandaşımız lisanslı firmalar aracılığıyla tespit için harcamalar da yaptı. Ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 6306 sayılı Kanunun binaları yenilemeye odaklı çıkarıldığı ve risksiz yapı tespitine imkan vermediği görüşüyle bu algının da çöktüğünü görüyoruz. Özetlemek gerekirse yıkmaktan başka çözüm sunmayan kanunlarımız, binasını yıktırmak istemeyen maliklerimiz ve yıkım gerçeği ile yüzleşen kurumlarımız bulunuyor ve ortada da 1619 orta hasarlı bina gerçeği duruyor. Kısaca çözüm için adres yine 6306 sayılı Kanundur. Resen tespitle ada bazlı ya da rezerv alanlı çözümlerle konunun Belediyelerce ivedilikle ele alınması, İlimizin risk potansiyelini azaltma açısından hayati öneme haizdir” dedi.