Kültür-Sanat etkinlikleri kapsamında düzenlenen söyleşi programına; Körfez Belediye Başkanı Şener Söğüt, Marmara Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vahdettin Engin, Tarihçi-Yazar Emel Engin, Siyasi Parti Temsilcileri, Başkan yardımcıları ve vatandaşlar katılım sağladı.
-001.jpg "hatira-(2)-001.jpg")
VAHDETTİN ENGİN’DEN, “HEREKE”
SÖYLEŞİSİ “Körfez’in incisi: Hereke” konulu söyleşinde anlatımlarıyla geçmişe yolculuk yaptıran Prof. Dr. Vahdettin Engin , “Uzun emekler sonucu 1400 yıllık tarihiyle günümüze ışık tutan Hereke Kalesi’ni bizlere kazandıran Körfez Belediye Başkanımız Şener Söğüt’e ve emeği geçenlere öncelikle teşekkür ediyorum. Değerli bir hizmet. Bugün burada Hereke Kalesi’nde, zamana yolculuk yaparak Hereke’yi konuşacağız.
ALTINCI YÜZYILDA: “HEREKE”
Tarihi kaynaklarda milattan sonra altıncı yüzyıldan itibaren Hereke’den bahsedilmeye başlanıyor. Hereke, sahil şehri fakat alan dar. Deniz ticaretinin olduğu zamanlarda da yerleşim yerinde muhakkak bir kale yapılarak güvenliği sağlamak söz konusu. Eski tarihi bir süreç olması sebebiyle de şuan içinde bulunduğumuz kale zamanla harap oluyor. Günümüz şartlarında bugün ki halini almış olması son derece değerli.
1326 YILINDA FETH EDİLDİ
Hereke Kalesi, Doğu Romalıların yapmış olduğu bir kale. Türkler, Romalıların elinden bu kaleyi feth ederek aldı. Hereke’nin fethiyle görevlendirilen kişi Kara Timurtaş Paşa’nın babası Ali bey’dir. Kale’den atılan bir okla gözü yaralanmıştır. Buna rağmen komutanlığına devam ederek, 1326 yılında Kale Türklerin eline geçiyor. Hereke’nin yapısı ve insanların burada ki meşguliyetlerinin neticesinde, gayri Müslimler burada bulunmuyor. 1530 yılı ve sonrasında Türk ve Müslüman bir şehir olarak Hereke’yi görüyoruz.
SANAYİ YOLCULUĞUNDA HEREKE
Hereke, 1843 ve sonrasında gerçek anlamda bir sanayi şehri olmaya başlıyor. Nüfusu çok kalabalık değil. Kısmen denizcilik, küçük ve büyükbaş hayvancılıkla geçim sağlanıyor. Fabrika kurulmaya başladığı zamanlarda, 275 hane var. 800-900 kişilik bir nüfus. Osmanlı o dönemde, özellikle 19. Yüzyılın başından itibaren Avrupa’daki sanayi gelişimlerini görüyor. Hereke Fabrikası başlangıçta, 25 ipekli tezgâh ve 50 adet yünlü tezgâh olarak faaliyete başlıyor. Şehrin üçte birini fabrikada çalışanlar oluşturuyor. Sonrasında giderek büyüyerek, bir dünya markası haline geliyor” dedi.
BAŞKAN SÖĞÜT, “TARİHİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Prof. Dr. Vahdettin Engin’in anlatımı sonrasında konuşan Belediye Başkanı Şener Söğüt, “Vahdettin hocamız bizi engin bilgileriyle aydınlattı. Kendisine ve değerli eşi Emel hocamıza teşekkür ediyorum. 1400 yıllık Hereke Kalesi’ni tekrar ayağa kaldırmaktan dolayı çok mutluyuz. Dün olduğu gibi bugün ve yarın da tarihimize sahip çıkacağız” ifadelerinde bulundu.
