Başkan Büyükakın, ”Çanakkale, inancın, azmin ve vatan sevgisinin insan bedenini aşarak ete kemiğe büründüğü yerdir. 18 Mart 1915’te, dünyanın en güçlü ordularına karşı iman dolu göğüslerini siper eden kahramanlarımız, bir milletin bağımsızlık ruhunu, hür yaşama iradesini tarihin altın sayfalarına nakşetti” dedi.
110 yıl önce en güçlü donanmalara karşı, imanla, cesaretle, birlik ve kardeşlikle durduğumuzu belirten Başkan Büyükakın, “O gün Seyit Onbaşı, top mermisini sırtına alırken; Yahya Çavuş, son nefesine kadar siperde direnirken; 15’liler, vatan için okulu, ailesi ve hayatlarını bir kenara koyarken, tüm dünyaya ‘Çanakkale Geçilmez’ haykırdılar” dedi.
Çanakkale ruhumuzun, bugün de bu topraklarda yaşadığını dile getiren Başkan Büyükakın şöyle konuştu: “O ruh, sınırlarımızda vatan nöbeti tutan Mehmetçiklerimizin gözlerinde; afetlerde, felaketlerde milletçe kenetlenmemizde; mazlumların yanında duruşumuzda; bilimde, sanatta, eğitimde ilerleyerek güçlü Türkiye’yi inşa etme gayretimizde vücut bulmaktadır.
Bu ruhu yaşatmak, ecdadımıza en büyük vefa borcumuzdur. Çünkü Çanakkale bir emanet bırakmıştır. Bu emaneti korumak; milletçe birlik ve beraberlik içinde olmak, tarihimizden aldığımız güçle geleceği inşa etmek, değerlerimize sahip çıkmak ve nesillerimize Çanakkale’nin ne demek olduğunu anlatmaktan geçer.
Bu duygu ve düşüncelerle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, aziz şehitlerimizi rahmetle, minnetle yâd ediyorum. Şehitlerimizin ruhları şad, mekânları cennet olsun. Çanakkale ruhu, bu milletin damarlarında kıyamete kadar akmaya devam edecektir.
Ne mutlu Çanakkale ruhunu yaşatabilene.”
