En büyük felaketin tedbirsizlik olduğuna dikkat çeken Başkan Büyükakın, ‘’Depremde canlarımızı bizden alan deprem değil dayanıksız yapılardı, felakete hazırlıksız olmamızdı. Bugün dünya ve ülkemiz virüs felaketiyle karşı karşıya. Pandemi salgını adeta tüm dünyayı saran bir deprem etkisi gösteriyor. Milletçe tedbiri elden bırakmayalım, maske, sosyal mesafe ve hijyen kurallarına en üst derecede uyalım’’ uyarısında bulundu.
Asrın en büyük felâketlerinden biri olan 17 Ağustos Depremi ile ilgili bir mesaj yayınlayan Başkan Büyükakın, başta Kocaelililer olmak üzere depremde hayatını kaybeden herkese Allah’tan rahmet, yakınlarına sabırlar diledi. Başkan Büyükakın mesajında şunları ifade etti:
‘’Bundan tam 21 yıl önce bir fırtınaya tutulduk ve sevdiklerimizle kavuşmamız mahşere kaldı.
Geceyi bir yorgan gibi üzerimize çekmiş sessiz bir uykuda iken deprem denilen felaketle sarsıldık. Nice canlar kaybettik, niceleri de engelli kaldı. 17 Ağustos 1999 geçtiğimiz yüzyılın en büyük felaketiydi. Bütün bir şehri yerle yeksan eden, bütün bir ülkeyi yasa boğan bir felaketti. Hatırası hâlâ sıcak, acısı hâlâ diri.
Türkiye hemen her gün bir depremle sarsılıyor. Deprembilimciler her gün uyarı üzerine uyarı yapıyor. Bir deprem ülkesinde olduğumuz ve bir deprem şehrinde yaşadığımız gerçeğini hiçbir zaman unutamayız. Yaşanan bunca acı, bunca kayıp. Hepsinin ise tek bir sorumlusu var; tedbirsizlik. O canları alan deprem değil, depreme dayanıklı olarak inşa edilmeyen binalardı. Tedbirsizlikti, ‘bana bir şey olmaz’ anlayışıydı.
Bugünlerde yine o aynı anlayış, vurdumduymazlık ve tedbirsizlik başka bir alanda, pandemi salgınında devam etmemeli. Eğer ailemizi, çocuklarımızı, dostlarımızı, arkadaşlarımızı, şehrimizi, ülkemizi seviyorsak; acılar yaşanmasın, can kayıpları olmasın istiyorsak pandemi kurallarına sıkı sıkıya uymalıyız.
Elbette Allah’ın kazasına inanan insanlarız ama tedbiri elden bırakmamak da bizim boynumuzun borcu. Bu amaçla bugün Kocaeli’miz, Büyükşehir Belediye’mizin yaptığı yatırımlarla ve çalışmalarla depreme çok daha hazırlıklı ve güvenli bir kent haline gelmiştir.
17 Ağustos Depremi’nin 21. seneyi devriyesinde geriye doğru baktığımızda kentimizin geldiği nokta takdire şayandır. Kaçak yapılaşmayı çok sıkı denetliyor; sismoloji merkezimiz ve deprem kayıt istasyonlarımız sürekli veri kaydediyor, ivme ölçerlerimiz ve simülasyon merkezimizde verdiğimiz eğitimlerle hemşerilerimizi olası bir depreme karşı tedbir almaya yöneltiyor, depremle yaşamayı öğretiyoruz…
Şu bir gerçek ki; bulunduğumuz coğrafyanın gereği olarak deprem gerçeği ile yaşamak zorundayız. Biz de bütün çalışmalarımızı bu bilinçle hayata geçiriyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sayın Murat Kurum ile yaptığımız görüşmeler sonucunda ‘Cedit Kentsel Dönüşüm Projesi’nin hayata geçirilecek olması da bu alanda çok önemli bir adımdır.
Kentimiz için anlamlı bu günde, acılarımızın hâlâ tazeliğini koruduğunu ve kelimelerin kifayetsiz kaldığını biliyorum. Allah bu acıları bir daha yaşatmasın. 17 Ağustos Depremi’nde vefat etmiş olanlara Yüce Allah’tan rahmet, kalanlara ise başsağlığı diliyorum.”
