Güneş yaptığı açıklamada, 2012 yazında ortaya çıkardıkları Türkiye'deki mülteci kamplarındaki karanlık ilişkilerin dün BM Güvenlik Konseyi toplantısında alınan karar ile doğrulandığını belirtti.
Güneş; karar metninin 20. maddesine atıfta bulunarak; BM Güvenlik Konseyi'nin, mülteci statüsünün yabancı terörist savaşçılar dahil hiçbir terörist eylem düzenleyicileri ya da destekçileri tarafından suistimal edilmemesi konusunda devletleri uyardığının altını çizdi. "Bu uyarının asıl muhatabı mülteci kamplarını teröristlerin karargahı haline getirdiği uluslararası haber ajansları tarafından da birçok kez dile getirilen Türkiye'dir" diyen Güneş; bu kararla dolaylı olarak BM Güvenlik Konseyi tarafından, Türkiye'nin Suriye'de Esad rejimine karşı savaşan ve şimdi de Irak'ı kan gölüne çeviren teröristleri kamplarında barındırdığının kabul edildiğini ve kendisinin de Apaydın Kampı skandalından beri dile getirdiği bu iddiaların da doğrulandığını vurguladı. Güneş ayrıca, eğer bu karar metninde Türkiye'nin adı doğrudan telaffuz edilseydi bugün artık "Lahey"i konuşmaya başlayacağımızı ve bunun da IŞİD'e karşı operasyona sıcak bakmayan AKP hükümetine üstü kapalı bir tehdit mahiyetinde olduğunu vurguladı.
Yine aynı karar metninde bölgedeki devletlerin etkili sınır kontrolleriyle terörist grupların hareket etmesini önlemesi gerektiğinin ifade edildiğini söyleyen Güneş, bu karar metninin birçok yerinde olduğu gibi, Türkiye'nin ismi telaffuz edilmeden BM Güvenlik Konseyi'nin terörizme karşı aldığı kararların baş muhatabı haline gelmesinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi.