Çeker açıklamsında şu ifadelere yer verdi:
COVİD-19 vakalarının tüm dünyada ve ülkemizde de etkisinin görülmesi ile birlikte büyük risk altında görevlerini ifa eden sağlık çalışanları en ön safta yer alan yer almaktadırlar. Hayatlarını hiçe sayarak COVİD-19 virüsü bulaşmış vatandaşlarımızı eski sağlığına kavuşması ve tedavisini yapmak için gecesini gündüzüne katarak vatandaşımızın canına kast etmiş Covit -19 virüsü ile mücadelede ön saf da yer alan sağlık çalışanlarının hakkını milletçe ödemek mümkün değildir.
Sağlık çalışanlarını millet ve milleti temsilen devlet olarak el üstünde tutmamız gerekmektedir. Sağlık çalışanlarımızın ciddi sıkıntıları olduğu halde bu sıkıntıların çözümü noktasında adım atılmadığını görmekteyiz. Sağlık çalışanlarının hizmetlerinden dolayı Sağlık bakanımızın sağlık çalışanlarını üç gün üste alkışlatmasından öte sorunların çözülmesinde mesafe kat edilmemiştir. Sağlık çalışanlarının alkışa ihtiyacı yoktur. Saygıya ihtiyaçları var. Vatandaşımıza sağlık hizmeti verirken darp edilmeme, şiddete uğramayacağı güvene ihtiyacı var.
Sağlıkta şiddet çalışanların uzun zamandır çözüm beklediği bir mesele. Kahraman sağlık çalışanlarının canlarını ortaya koyarak salgınla mücadele ettiği şu günlerde bile ne yazık ki şiddet olayları yaşanıyor. Bunun son örneği ne yazık ki ilimizde yaşanmıştır. Çayırova 2 Nolu 122 Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonun da görev yapan sağlık çalışanları yüksekten düşme vakasına gittiklerinde Ufuk Y. adlı şahı tarafından hakarete uğramışlar, sözlü şiddete maruz kalan araçları yumruklanan ve tehdit edilen sağlık çalışını arkadaşlarımıza geçmiş olsun.
Görüldüğü gibi hala beyaz kodlar veriliyor, şiddete uğrayan sağlık çalışanları haberlere yansıyor. Hastanelerde bıçaklama ile ağır yaralanmalar oluyor. 112 Ambulanslarının camları kırılıyor, çalışanlar tehdit ediliyor.
Gerçekleştirilen toplantılar, yapılan kampanyalar, medyada anlatılanlar, hazırlanan afiş broşürler ve iyi niyetle yürütülen bu yöndeki tüm çabaların maalesef sonuçsuz kaldığı, sağlıkta şiddetin durmadığı acı bir gerçek. Bu konuda ağır yaptırım ve sert tedbirlerden başka çözüm yolu yok.
Hükümetten bu dönemde sağlıkta şiddete kesin çözüm getiren düzenlemeleri hayata geçirmesini bekliyoruz. Sağlık çalışanları canlarını ortaya koyup mücadele ederken bir de şiddetle uğraşmasınlar.
Şu mücadele günlerinde öyle bir düzenleme hayata geçirilmeli ki hiç kimse sağlık çalışanına el kaldırmayı aklından bile geçirmemeli.
Bu nedenle sağlıkta şiddet yasası istiyoruz. Bu yasayla Sendika olarak uzun zamandır dile getirdiğimiz öneri olan Sağlık kurum ve Kuruluşlarının sıfır toleranslı alan ilan edilmesini zaruri görüyoruz.
Sağlık çalışanına şiddet uygulayan herkese meselenin nerde sona ereceğini devletin gücü gösterecek, sağlık çalışanlarının can güvenliğini temin edecek bir yasal düzenleme hayata geçilmeli.
Sağlık çalışanları Sağlık Bakanından alkış yerine sağlıkta şiddet yasasının, 3600 Ek Göstergenin hayata geçirilmesi için yasal düzenlemelerin ivedilikle yapılmasını beklemektedirler.