Asiye Özden, 1991 yılında evlendiği F.Ö. ile 1996 yılında banka kredisi çekerek Isparta'da bir lokanta açtı. İlerleyen dönemlerde hem evliliklerinde, hem de iş yerinde olumsuzluklar yaşanınca çift, açtıkları lokantayı 2003 yılında kapattı. Lokantanın kapanmasının ardından yaklaşık 50 bin lira vergi ve kredi borcunun, imza sahibi olduğu için kendisine kaldığını ifade eden Asiye Özden, bu süreç içerisinde F.Ö.'nün kendisine şiddet ve işkence uyguladığını iddia ederek boşanma kararı aldı. Aradan geçen sürede 50 bin liralık kredi ve vergi borcunun faizleriyle beraber bugün 250 bin lirayı bulduğunu belirten Özden, "Serebral palsi hastası bir oğlum var, onun engelli maaşıyla geçimimi sağlamaya çalışıyorum. Oğlumu evde yalnız bırakamadığım için her işte de çalışamıyorum. Oğlumla beraber gidebileceğim bir iş için yetkililerden yardım istiyorum" dedi.
3 yıldır eşiyle ayrı yaşadığını ve geçen hafta resmen boşandıklarını belirten Özden, "1996 yılında bir lokantamız vardı. Bu lokanta eski eşim ve benim adımaydı. Daha sonra ias ettiğimiz için o günden bu yana vergi borçlarımız, kredi borçlarımız kaldı. Borçların hepsi benim üzerime kaldı. Eski eşimden uzun yıllar boyunca şiddet gördüm, dayak yedim. Kemerlerle dayak yediğimi biliyorum, bunu anlatırken bile canım çok yanıyor, içim çok acıyor. Daha sonra hem evliliğimizde, hem de iş yerimizde işler yolunda gitmedi. İş yerimiz kapandı ve oradan kalan borçlarda benim imzam olduğu için üzerime kaldı" diye konuştu.
'BEN CELLADIMI SEVDİM'
Eşiyle boşanma aşamasındayken zor bir süreç geçirdiğini anlatan Asiye Özden, "Eski eşimle 28 yıl beraberlikten sonra boşanma kararı aldım, keşke daha önce alsaydım bu kararı. Çünkü hep şiddet görüyordum, hep dayak yiyordum. Çok değer verdim, çok severek evlendim. İnsan celladını sever derlermiş ya, ben de celladımı sevdim. Dayak yediğim, işkence gördüğüm insanla severek evlenmiştim ben. Karşılığında da hep acı verdi bana ve sonunda da cesaretimi toplayarak boşanma kararı aldım ve boşandım. Şu anda beraber kurup ias ettiğimiz iş yerinden dolayı 250 bin lira borcum var bankalara. Ben artık kendi adıma bir banka hesabı bile açamıyorum. Bir tek oğlum Velican'ın engelli maaşı var, onunla geçimimi sağlamaya çalışıyorum. Evim kira, kiramı ödemek zorundayım. Ben kimseden dilenmiyorum, para da istemiyorum ama bana bir iş imkanı verseler, şeremle, namusumla, engelli çocuğumla hayat mücadeleme devam etmek istiyorum. Bunun için destek istiyorum herkesten" şeklinde konuştu.