Kocaeli Sanayi Odası (KSO) Ocak ayı 7. Dönem 45. Meclis Toplantısına konuk konuşmacı olarak Milli Savunma Bakanı Fikri Işık katıldı. Gerçekleştirilen meclis toplantısına Bakan Işık’ın yanı sıra Vali Hasan Basri Güzeloğlu, AK Parti İl Başkanı Şemsettin Ceyhan, KOÜ Rektörü Prof. Dr. Sadettin Hülagü, Gebze Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.Haluk Görgün, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ve İzmit Kaymakamı Ersin Emiroğlu katılım sağladı. Meclis toplantısı sonrası konuşan Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, “Ciddi model değişikliklerine gidiyoruz. Kocaeli özel bir yere sahip. Burada bir atak yapıp savunma sanayisinden pay almamız zor değil. Onun için Kocaeli’de savunma sanayinde yatırım yapmak isteyen firmaları bir çalışma yaparak vakıf şirketlerimizde görüştüreceğiz” dedi
CARİ AÇIK RAKAMLARI
Kısaca ekonomik değerlendirmelerde bulunmak istiyorum diyerek sözlerine başlayan KSO Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, “Yıllık Cari açık 33,7 milyar dolar. Bir evvelki aya göre çok hafif bir yükselme oldu. Enerji fiyatlarındaki düşüşle ithalatın gerilemesi, cari açığın yükselmesine engel olamıyor. İşsizlik oranımız (Ekim) yüzde 11,8 oldu. Bu oran 2009 yılından sonra en yüksek ekim ayı gerçekleşmesi. İşgücüne katılım oranının düşmüş olmasına rağmen işsizlik oranının yükselmesi ekonomideki daralmayı gösteriyor. Genç nüfustaki işsizlik oranı yüzde 21,2 ile en yüksek seviyeye çıktı. Çözmemiz gereken bir sorun. Diğer taraftan işçi de bulamıyoruz. Aralık ayı bütçemiz 27 milyar TL açık verdi. 2016 yılı toplam bütçe açığımız 29,3 milyar TL oldu. Aslında bu yılın bütçe geliri olan 554,4 milyar TL, bir evvelki yıl bütçe gideri olan 506 milyar TL’yi karşılıyor” dedi.
“YÜZDE 4’Ü KOCAELİ’DE”
Zeytinoğlu sözlerini, “Sayın Bakanım, Üç yıl Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı olarak ilimizde çok önemli hizmetleriniz oldu. Bunlar için teşekkür ediyoruz. Yeni Bakanlığınızda başarılar diliyoruz. Ülkemizin jeopolitik konumu gereği stratejik öneme sahip Türk Savunma Sanayisi, aynı zamanda ekonomimizin gelişimine de önemli katkılar sağlıyor. Dolayısıyla savunma sanayini; sanayileşmenin ve kalkınmanın önemli bir parçası olarak görüyor ve önemsiyoruz. Ne yazık ki İlimizin, bir sanayi kenti olmasına rağmen, savunma sanayine yeteri kadar katkı veremediğini görüyoruz. Türkiye genelinde savunma sanayinde faaliyet gösteren firmaların yüzde 48’i Ankara’da ve yüzde 33’ü İstanbul’da yer alıyor. İlimiz ise yüzde 4 ile üçüncü sırada yer alıyor. Örneğin; ASELSAN’ın tedarikçisi firmaların yüzde 56’sı Ankara’da, yüzde 27’si İstanbul’da, yüzde 5’i İzmir’de ve yüzde 4’ü Kocaeli’nde yer alıyor” şeklinde sürdürdü.
“FİRMALAR DESTEKLENMELİ”
İlimiz sınırlarında yer alan Deniz Kuvvetleri ve Donama Komutanlığı’nın tedarikçilerinin ise sadece yüzde 2’si Kocaeli’ndendir diyen Zeytinoğlu, “Oysa İlimizin sanayi gelişimi, savunma sanayinin tedarikçisi olmaya son derece uygundur. Buradan hareketle, Kocaeli Sanayi Odası olarak; Kocaeli’nde savunma sanayinin gelişimi için “Savunma Sanayi Yerlileştirme Projesi” geliştirdik. Bu proje ile amacımız; Türk savunma sanayindeki yerlileşme oranını artırmaktır. Buradan işbirliklerinden ötürü; Deniz Kuvvetleri ve Donama Komutanları ve personeline, ASELSAN ve ROKETSAN’ın Yönetim Kurulu Başkanlarına ve çalışanlarına teşekkür ediyorum. Bu kurumlarımız ürün tedarikinde yerlileştirme çalışmalarında hem çok istekli, hem de büyük bir çaba içerisindeler. Ancak firmalarımız tarafında eksiklikler var. Bu firmaların desteklenmesi gerektiğini tespit ettik” dedi.
.jpg "2(27).jpg")
ÇALIŞMALARDAN DOLAYI TEŞEKKÜR ETTİ
Zeytinoğlu sözlerini, “Sizin de bildiğiniz gibi savunma sanayiye tedarikçi olabilmenin şartları oldukça ağır. Örneğin tesis güvenlik belgesi olmayan firmalarımız, ihalede elenebiliyorlar. Bu belgeyi almanın ciddi maliyetleri olduğunu biliyoruz.Oda olarak bu konuda ara yüz olmak istiyoruz.Diğer taraftan, askeri standartlar için testlerin ülkemizde yapılamıyor olması, maliyetlerin artmasına neden oluyor.Bu kapsamda; Bakanlığınızın planlarında yer alan ve askeri standartlar için testlerin yapılıp sertifikalandırılacağı merkez ile ilgili çalışmalarınızdan dolayı, teşekkür ediyoruz” şeklinde sürdürdü.
“HİBE PROGRAMLARINDAN FAYLANMAK İSTİYORUZ”
“Savunma Sanayi Yerlileştirme Projesi” kapsamında bugüne kadar yaptığımız çalışmalardan bahsetmek istiyorum diyen Zeytinoğlu, “ Öncelikle savunma sanayine tedarikçi olmak isteyen üyelerimizin envanterini çıkardık. 218 firmamız var. Tedarikçi Günü Etkinlikleri yaptık. Bu etkinliklerde 430 ikili iş görüşmesi yapıldı. Donanma Komutanlığı satın alma yetkilileri ile üyelerimize (49 adet) ziyaretler gerçekleştirdik ve çok olumlu gelişmeler elde ettik. SANTEK fuarında; Deniz Kuvvetleri ‘Yerlileştirme Sergisi’ açarak, ithal edilen bazı ürünlerini sergiledi.ASELSAN ve ROKETSAN’ın birer stantla Fuarda yer almalarını sağladık.Bu örnekleri daha da çoğaltmak istiyoruz. Tabii, tüm bu çalışmalarımız sonunda İlimizde bir Savunma Sanayi Kümesi oluşturarak, belli sistemlere teklif verecek konsorsiyumu sağlamayı hedefliyoruz. Bu kapsamda Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Hibe Programlarından faydalanmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“SORUNLARI DİLE GETİRDİM”
TOBB’un toplantısında sorunları gündeme getirdiğini belirten Zeytinoğlu,“6 Ekim’de TOBB’un 9’uncu Ticaret ve Sanayi Şurasında Başbakanımıza İlimizin sorunlarını sunduğum konuşmanın aynısını sizlerle paylaşmak istiyorum;Yük taşımacılığında limanlar ve OSB'lerin demiryolu bağlantısını ve personel taşımacılığında da Marmaray hattının Gebze,İzmit ve hatta Sakarya’ya getirilmesi istedik.Ayrıca;2023 yılı Hükümet Programında yer alan Güney Otoyolu projesinin 2017 yılında ihale edilmesi,Körfez İlçemizin 3. Köprü Otoyoluna bağlanması,Kimya sanayinin yüzde 27’si olan ilimizde, petrol dışı ürünlerin depolandığı antrepolarda, millileşmeyen ürünler için uygulanan ve yüzde 120 olan teminat oranının eskisi gibi yüzde 10’a düşürülmesi,Cengiz Topel havaalanımızdan 3-4 İlimize günlük düzenli seferlerin yapılması,İlimizde kentsel dönüşümün hızlandırılmasını gündeme getirdim” şeklinde konuştu.
“DEVLET DESTEĞİ 10 BİN TL’YE ÇIKARILMALI”
Son olarak; Meslek liselerindeki devlet desteğinin öğrenci başı 10 bin TL'ye çıkartılması, kalite ve sayılarının artması konularını dile getirdim.Bu konularda sizlerin de desteğini bekliyoruz.Biliyorsunuz; İlimiz İstanbul’dan sonra toplanan vergilerin %12’sini karşılayan ikinci il. Kişi başı ödediğimiz vergi ise 27.684 TL ile birinci sırada.Bu rakam; Odamız üyesi 582 firmamızın merkezinin, çoğunluğu İstanbul (527 firma) olmak üzere, farklı illerde yer almasına rağmendir. Bu firmalarımız gelir ve kurumlar vergisini, çoğunluğu İstanbul olmak üzere Kocaeli dışındaki illerde ödüyorlar. Kocaeli merkezli 1.464 firmanın toplam karı 3,4 milyar TL iken, sadece İstanbul merkezli 527 üyemiz firmanın toplam karı 6,2 milyar TL’dir.
“ARADA 8,2 MİLYAR DOLAR FARK VAR”
Bu istatistikten; İstanbul’un Kocaeli’ne ödenen verginin iki katını sadece Kocaelili firmalardan aldığı görülmektedir diyen Zeytinoğlu, “Büyükşehir Belediyemizin burada ciddi kaybı oluşmaktadır. Bu firmalarımız Kocaeli’nin kaynaklarını kullanıyor, Büyükşehir Belediyesinin tüm hizmetlerinden yararlanıyor, atıklarını İlimizde bertaraf ediyor. Biz şirketlerin merkezlerini üretimlerini yaptıkları illere taşımalarını bekleyemeyiz. Ancak, vergilerini üretimini yaptıkları il içerisinde ödemelerini istiyoruz Eylül ayı Meclis toplantımıza katılan Maliye Bakanımıza da bu konuyu aktardık. Benzer kaybı ilimiz ile ilgili açıklanan ihracat rakamlarında da yaşıyoruz. TİM ihracat rakamlarını o şirketin merkezi hangi ildeyse oraya işliyor. Bu nedenle bizim Kocaeli Gümrüklerinden aldığımız ihracat ile TİM’in açıkladığı ihracat rakamları çok farklı oluyor. Arada 8,2 milyar dolar fark var. Bunun da düzeltilmesini ve ihracat rakamlarının üretim yapılan İle işlenmesini istiyoruz” dedi.
“İŞSİZLİK ARTIYOR”
İşsizlik oranının arttığını vurgulayan KSO Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, “İşsizlik oranımız artıyor. 2009’dan bu yana en yüksek seviyede. Sezonsal nedenlerle önümüzdeki 2-3 ay daha artması muhtemel. Ama eleman bulmakta zorlanıyoruz. Gebze’de bir firmamız 100 kişiyi istihdam etmek için İŞKUR’a başvurdu. İŞKUR 6 bin işsize çağrıya çıkmasına rağmen sadece 42 kişiden dönüş oldu. 30 kişi işe alındı. Hala iş açığı devam ediyor. İşsizlik oranlarıyla örtüşmediğini görüyoruz. Burada da esas çözümün mesleki eğitim olduğunu düşünüyoruz. Mesleki eğitimdeki yapısal reformların sonucunu uzun vadede görebiliriz, ama kalıcı bir çözüm olur” dedi.
“MÜLTECİ BAKANLIĞI KURULMALI”
TOBB ve Çalışma Bakanlığı’nın işbirliği ile İstihdam Seferberliği isimli bir proje başlatıldı diyen Zeytinoğlu, “İl düzeyinde Odamız ve İŞKUR ile bu projeyi yürüteceğiz.Burada Suriyeli Sığınmacıların da meslek edinmelerini sağlayacağız.3 milyon üzerinde bir mülteci sayısı ile; ülkemizde bir Mülteci Bakanlığının oluşturulması önerimizi size de iletmek istiyoruz.Başta KOBİ’lerimiz olmak üzere, sanayicilerimizin önünde Ar-Ge için önemli fırsatlar var” diye konuştu.
“KATILIM ÇOK YETERSİZ”
UFUK 2020 projesi hakkında açıklamalarda bulunan Zeytinoğlu, “UFUK 2020 için Türkiye olarak; 451 Milyon Euro'luk taahhütte bulunmuştunuz. AB Çerçeve Programlarına ülkemizin katılımı hala çok yetersiz. Kocaeli Sanayi Odası olarak bu desteklerin öneminin farkındayız ve ara yüz olmamız gerektiğini biliyoruz.Bu kapsamda sanayicilerimizi bilgilendirip, bu desteklerin alınması konusunda yardımcı olmaya çalışıyoruz.UFUK 2020’ye proje yazan firmalarımıza, pozitif ayrımcılık yapılabileceğini düşünüyoruz.Yeri gelmişken, önümüzdeki yıl Ar-Ge Merkezi olmak isteyen firmaların sayısını artırmak için Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız ile işbirliği içerisinde olacağız. İlimizde 32 Ar-Ge Merkezi ola firmamız var. Bu işbirliği ile bu sayıyı 50’ye çıkarmayı hedefliyoruz” dedi.
“GEREKLİ ADIMLAR ATILMALI”
Ülkemizde 321 Ar-Ge merkezi var. Diyen Zeytinoğlu, “ Firmalarımızın taleplerini dosya ile sizlere vereceğiz, ama ihracatçı firmalarımızın son günlerde yaşadıkları önemli bir sıkıntıdan bahsetmek istiyorum. Şuanda bağlantıları olan ihracatçı firmalarımız bile, yeni proje almakta sıkıntı çekiyorlar. Birçok Avrupalı ithalatçı, alternatif üretici bulmak için, ülkemiz dışındaki üretici ülkelere gidebiliyorlar. AB’ye yoğun ihracat yapan bölgemizde, yakında büyük sıkıntılar çıkabileceği endişemiz var. Bu nedenle, bir an önce siyasi ve ekonomik istikrarın kazanılması için, gerekli adımların atılmasını talep ediyoruz” şeklinde konuştu.
“GİRİŞİMLERİN FAYDALI OLMASINI DİLİYORUZ”
Zeytinoğlu konuşmasında, “Kocaeli Sanayi Odası olarak biz de, KOBİ’lerimizin finansal ihtiyaçlarını karşılamak için, TOBB ve Kredi Garanti Fonunun desteği ile başlatılan Nefes Kredisi uygulamasını İlimizde başlattık. Bu proje kapsamında 5 milyon TL mevduat ayırdık ve bu kaynak kapsamında üyelerimize toplam 58,4 milyon TL’lik (8,4 milyon TOBB’den) uygun faiz oranlarında (yüzde 9,90) finansman sağlanacak. 400 firmamızın bu krediden faydalanmasını bekliyoruz. Şu ana kadar 50 firmamız kullandı. TOBB da Türkiye’deki 365 oda ve borsanın sağladığı finans kaynağını 500 milyon TL’ye tamamlayarak, Türkiye genelinde toplamda 5 milyar TL kredi hacmi oluşturulacak. Ülkemiz ekonomisinde yaşanan darboğaz sebebiyle, KOBİ’lerin nakit ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla başlatılan bu girişimlerin faydalı olmasını diliyoruz” ifadelerini kullandı. Zeytinoğlu KSO üyesi firmalarının münferit taleplerini dosya olarak Milli Savunma Bakanı Fikri Işık’a sunacağını açıkladı.
IŞIK: YENİDEN ŞEKİLLENME SÜRECİNDEYİZ
KSO Başkanı Ayhan Zeytinoğlu’nun ardından konuşan Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, “Daha önce Bilim ve Sanayi Bakanı olarak meclise hitap etmiştim, o dönemdeki konu başlıklarımız farklıydı. Bugün Milli Savunma Bakanı olarak sizlerle birlikteyim. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra bölgemiz yeniden bir şekillenme sürecine girdi. Aslında bu süreci 1. körfez savaşıyla başlatabiliriz. O dönemde başladı bu süreç aslında. Ama 2003’teki 2. Körfez savaşı ve arkasından gelişen olaylar bölgemizin yeniden şekillendirildiğini ortaya koyuyor. Saddam’ın Kuveyt’e işgal edilmesine teşvik edilmesi Terör örgütlerinin ülkemize musallat olmasına neden oldu.Bu tesadüfi değildir. 2008 ekonomik krizini ardından yaşanan olaylar Türkiye’nin etkisini azaltmak için yapıldı” dedi.
“TÜRKİYE’NİN İÇ OLAYLARI OLARAK GÖRMEMELİ”
Gezi olaylara bazılarımız bir ağaç olayı olarak bakmışlardı diyen Bakan Işık, “Ama bu küresel bir operasyonun Türkiye ayağıydı. Birçok ülkede ortaya koyulan bu oyunda tek başarılı olunamayan ülke Türkiye oldu. 17-25 Aralık’ta başarılı olamayanlar ardından Kobani olaylarını çıkardılar. Artık 15 Temmuz’da hain bir darbe girişiminde bulundular. Bunlar Türkiye’nin iç olayları olarak görülmemeli. Bunlar Türkiye’yi bölgede etkisiz hale getirmek için atılan adımlardır. Türkiye bütün bu süreçleri başarıyla atlatmasını bildi” ifadelerini kullandı.
“EN ÖNEMLİ GÜCÜMÜZ MİLLETİMİZ”
Bizim en önemli gücümüz milletimiz oldu diyen Bakan Işık, “Millet senaryoyu iyi gördü. Seçtiği iktidarın arkasında durmayı ve demokrasiye sahip çıkmayı ihmal etmedi. Türkiye’nin geleceğe güvenle bakabilmesi için güçlü demokrasi, ekonomi ve orduya ekmek kadar önemlidir. Demokrasinin güçlü olması demek her şeyin böyle olacağını istiyorum demek değildir. Demokrasi de iki temek konu var. Biri temsilde adalet ikincisi de yönetimde istikrar. Temsilde adalet varsa demokratik kurumların yapısı daha sağlam oluyor. Yüzde 10 barajı belki bir demokratik ülkede çok yüksek olacak bir barajdır. Bunu yönetimde istikrar için yapıldı” şeklinde konuştu.
“AĞIR AKSAK İŞLEYEN BİR SİSTEM VARDI”
Türkiye’nin yönetimde istikrarı sağlamak zorunda olduğunu ifade eden Bakan Fikri Işık, “Bugünkü 2. tur anayasa değişikliği oylamasının en temel amacı istikrarı sağlamaktır. Artık yönetimde istikrarı doğrudan sağlamak zorundayız. Siz milletten oy almış bir partinin Cumhurbaşkanı seçmesine müsaade etmeyeceksiniz, 367 milletvekilinin katıldığı oturuma kendi milletvekillerini katmayacaksınız sonra anayasa mahkemesine gideceksiniz. Anayasa Mahkemesi de sizi destekleyecek ve siz sistemi kitleyeceksiniz. Şimdide şikayetçi olacaksınız. Ağır aksak işleyen bir parlamenter sistem vardı” diye konuştu.
“KENDİ İÇİN İSTESE”
Halkın seçtiği Cumhurbaşkanı halka bazı sözler verecek ve bu sözleri yerine getirmek için çalışacak diyen Bakan Işık, “Yürütmenin başı anayasada Cumhurbaşkanıdır. Kendisi için istese söyleyeceği tek şey bu anayasaya dokunmayın demektir. Çünkü hiç sorumluluğu yok. Ama bu çift başlılığı oluşturdu. Bir tarafta başbakan bir tarafta da halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanı var. İkinci tur oylamasını yapacağımız anayasa değişikliği ile icra doğrudan halk tarafından seçilecek. Bir daha da gensoru gibi yürütmenin hızını azaltacak düzenlemelerin ortadan kaldırıyoruz. Bunu kimse rejim değişikliği olarak sunmasın. Bu sistem değişikliğidir. Dünya da örnekleri yok değil. Güçlü ekonomiye sahip pek çok ülke kullanıyor. Bunun ikinci tur oylamalarında 330’un üstünde rahatlıkla oy alarak milletin önüne gideceğini düşünüyorum. Kararı millet verir. Bizim üzerimize düşen görev milletin sözünü harfiyen yerine getirmektir” dedi.
“TÜRKİYE DEMOKRATİK OLGUNLUĞA ERİŞTİ”
Türkiye demokratik olgunluğa erişmiş bir ülkedir. Halk en zor zamanda demokrasiye sahip çıkmıştır. Bunun içinde bedelini ödemiştir. Türk halkı 15 Temmuz’da demokratik olgunluğunu tüm dünyaya gösterdi. Türkiye hiçbir zaman diktatörlüğe izin vermedi. Ama kimsenin de algı operasyonlarına da teslim olmamalıyız. Türkiye’nin istikrarını güçlü demokrasi ve güçlü liderlikle sürdürmesi gerekiyor” diye konuştu.
“AZ ARGE MERKEZİMİZ VAR”
Artık Türkiye’nin yeni bir sıçrama yapması gerekiyor diyen Bakan Işık, “ Bunun için geçmiş dönemde ARGE yasamızı oluşturduk. Bu aslında çok büyük fırsatlar sağlıyor. Kocaeli’de olması gereken ARGE Merkezi sayısı 100 olmalı. Şu anda 32. Kimya sektörünün kalbi Kocaeli’dir ama çok az ARGE Merkezimiz var. Katma değeri özellikle yükseltmek zorundayız. Bunun yolu da ARGE’ye zaman ve kaynak oluşturmamız lazım. Potansiyelimiz var. ARGE alanı nankör bir alandır. ARGE’siz de yapamayız. Başka yolumuz yok” ifadelerini kullandı.
“SİSTEMİK PROBLEMLER ORTAYA ÇIKTI”
Türkiye için güçlü ordu da ekmek kadar ihtiyaçtır diyen Bakan Işık, “Silahlı kuvvetler yeterince güçlü değilse istikrar sağlamanız mümkün olmaz. TSK’nın güçlü olması bir seçenek değil, mecburiyettir. TSK’yı güçlendirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Sistemik bir takım zaaflar 15 Temmuz’da ortaya çıktı. Ordunun generallerinin yarısı darbeci çıkıyorsa burada bir sistemik problem vardır. Bu sorunlar var ki ülkemizin savunmasından sorumlu güzide kurumu ele geçirmeye çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.
“TSK’YI YÜKTEN KURTARIYORUZ”
TSK’nın üzerindeki gereksiz yükleri aldıklarını belirten Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, “ Her şeyle uğraşan bir genelkurmay başkanımız var. TSK’nın hastanesi var, pastanesi var. Bu yükten kurtarmak için ordumuzu adımlar attık. Demokratik bir ülkede savunma bakanlığının yapması gerek işleri üzerimize alıyoruz. TSK’yı yurt savunmasına, askerin eğitimine yöneltecek çalışmalara yönlendiriyoruz. Bazıları bunu TSK’yı zayıflatmak olarak sunuyor. Buna asla katılmayız. Tersaneyi Milli Savunma Bakanlığına bağladık, hastaneleri Sağlık Bakanlığı’na bağladık. GATA’yı sağlık bilimleri üniversitelerine verdik. Uygulamada aksaklıklar yaşanmaması için çok hassas davranıyoruz” dedi.
YERLİLİK ORANI
TSK zayıfladı diyenler art niyetliler diyen Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, “15 Temmuz’a göre ordu daha güçlü çünkü içindeki hainleri temizledi. Bu kadar terör örgütü üyelerini temizleyip de her şeyi bir günde yerli yerine koymak da mümkün değil. Yarın TSK çok daha güçlü olacak. Artık bizim bilmediğimiz bir takım bilgileri bazı büyük merkezler biliyor olmuyor. Nitelikli insanların kullanacağı savunma araçları da çok önemli.2002 yılında yerlilik oranı yüzde 24’tü. Bugün yüzde 60’ı geçti yerlilik oranımız. Bugün artık Türkiye pek çok kritik silahta dışa bağımlılığını durdurdu. Tankımızı seri üretim haline getirdik, artık kendi gemimizi kendimiz yapıyoruz. 5. gemimizin kaynak törenini de yarın sabah yapacağız. Artık kendi eğitim uçağımız Hürkuş’ u yaptık. Şimdi sırada milli muharip uçağımız var. Artık sırada kritik teknolojiler var. Savunma sanayi teknolojinin en yoğun olduğu alandır” dedi.
“ÖZEL SEKTÖR YARARLANSIN”
Milli Savunma Bakanlığı olarak yeni bir anlayışa geçtiklerini ifade eden Bakan Işık, “Bugüne kadar verilen emeklere ek olarak yeni bir anlayışa geçiyoruz. Tersanelerin özel sektöre iş vermesi konusunda mevzuat engellerini aştık. Bizim tersanemizde özel sektörde olmayan bir makine varsa, özel sektör gelerek tersanede kendi işini yaptırabilecek. Askeri fabrikaları bu noktada tamamen açıyoruz. Buralardan özel sektörde yararlansın istiyoruz. Hem sanayimiz için büyük fırsat hem de zaman ve maliyet oluşturan unsurları ortadan kaldıracağız. Vakıf şirketlerimize özel sektörle daha fazla iş birliği yapın dedik” dedi.
“HEDEF İHRACAT YAPMAK”
En fazla maliyet zaman maliyetidir diyen Bakan Işık, “ Özel sektörün dinamizmini bu sektöre katamazsak olmaz. Bizim amacımız savunma sanayinde ilk hedefte 5 milyar dolar ardından da 10 milyar dolarlık bir ihracat yapmak. Bunu yapabilmek için özel sektörün desteğini almamız lazım. Ciddi model değişikliklerine gidiyoruz. Kocaeli özel bir yere sahip. Alt yapısı olarak en güçlü olan şehir İstanbul, Kocaeli, Bursa, Ankara ve İzmir. Burada bir atak yapıp savunma sanayisinden pay almamız zor değil. Bir üretim birikimimiz var. Bu çok kıymetli. Onun için gelin Kocaeli’de savunma sanayinde yatırım yapmak isteyen firmalarla bir çalışma yapacak vakıf şirketlerimizde görüştüreceğiz. Hedef odaklı çalışacağız. Bu toplantıyı birlikte yapacağız” şeklinde konuştu.
“ÇALIŞMALARI HEP BİRLİKTE YÜRÜTECEĞİZ”
elektrikli otomobiller araç fuarlarının gözdeleri halinde olduğunu vurgulayan Bakan Işıkl, “Önümüzdeki 10 yıl bugün kullanılan mekanik parçaların yüzde 70’i kullanılmayacak. Kocaeli’deki birçok firma önlem almazsa sıkıntı yaşayabilir. Şimdiden tedbir almak lazım. Otomotiv yan sanayi savunma sanayine geçişte avantajdır. Bu çalışmaları hep birlikte yürüteceğiz. Bende bu şehrin insanıyım sonuçta. Bu bizim görevimiz. Toplantıların ardından sanayicilerimiz çok daha savunma sanayine yönelecektir. Firmaların önündeki test ve sertifikasyon engellerini ortadan kaldıracağız. Savunma sanayinde tesis güvenlik belgesi önemli bir sorun. Bunun farkındayız” diye konuştu.
“İHALEYE GİRİŞ YASAĞINI KALDIRIYORUZ”
Bizim yerli silah üreticilerine hafif silahta ve mühimmatta yüzde 100 ihraç koşulumuz vardı diyen Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, “Bunu kaldırıyoruz. Türkiye’deki ihaleye giriş yasağını kaldırıyoruz. Güvenlik kuvvetlerimizin silah ihtiyacını Türkiye’deki bir firma karşılayamıyor. Bu engelleri kaldırıyoruz. Güvenlik belgesi konusunda da prosedürleri hafifletiyoruz. Bu alana girmek isteyen arkadaşlarımız rahatlıkla yatırım yapacaklar. Amacımız özel sektör savunma sanayisine destek vermesidir” dedi.
METRO HATTI ÇALIŞMALARI
Kocaeli Türkiye’de sanayinin başkenti diyen Bakan Işık, “Bu bize büyük avantajlar sağlıyor. Yakında 2 milyon olacak nüfusumuz. Bunun getirdiği bazı ulaşım ve alt yapı sorunlarımız var. Marmaray devam edecek Gebze’ye bağlanacak. Darıca, Gebze, Çayırova metro hattını Büyükşehir projelendiriyor. Bir de Kartepe- İzmit-Derince-körfez metro hattında çalışıyoruz. Güney otoyolu çalışması başlayabilirdi. Onun da detay çalışmaları yürüyor” şeklinde konuştu.
“SANAYİCİLİK KAHRAMANLIKTIR”
Bakan Işık sözlerini, “Kuzey Marmara otoyolu projesinde Dilovası’ndan çıkış için yol açıyoruz. Sadece 200 milyonun üzerinde maliyeyi olan bir proje bu. Körfez bağlantısı bir sonraki aşamada gelebilir. Şu anda Kocaeli’nin bütün sorunlarını adım adım takip ediyoruz. Bu dönemde sanayicilik kahramanlıktır. Üretime yatırım yapmak kahramanlıktır. Şükran borcumuzu karşılaştığınız zorluları ortadan kaldırmak için çalışıyoruz. Elbette birçok sorunumuz var. Terör belasıyla uğraşıyoruz” ifadeleriyle sonlandırdı. Ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti.
YOĞUN GÜVENLİK ÖNLEMİ
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık’ın katılımından dolayı KSO binasında yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı görüldü. KSO binasının girişine x-Ray cihazı kuruldu. Basın mensupları ve katılımcıları X- Ray cihazından geçerek toplantı salonuna alındı. Ayrıca meclis toplantı salonunda da güvenlik araması gerçekleştirildi. Güvenlik araması Avi adlı polis köpeği ile yapıldı.
