Kentsel dönüşümün önemini her fırsatta dile getiren ve son bir yılda sürekli Gebze’de kentsel dönüşümü gündem yapan Matchgroup, Gebze’nin analizini yaparak, çözüm önerilerini sıraladı.
Matchgroup Yönetim Kurulu Başkanı Muhammed Cihad Demirtaş ile Gebze’nin nasıl bir dönüşüme ihtiyaç duyduğunu ve şimdiye kadar yaptıkları çalışmaları ve çözüm önerilerini konuştuk. Matchgroup Yönetim Kurulu Üyesi Cüneyt Nalbant’da deprem gerçeği ve arama kurtarmaya yönelik önerilerde bulundu.
DÖNÜŞÜM KONUSUNDA 1 YILDIR CİDDİ HAMLELELİRİMİZ VAR
Demirtaş, “Matchgroup olarak, yaşadığımız, ailelerimizin, akraba ve dostlarımızın yaşadığı bölgemize karşı kendimizi hep sorumlu hisettik. Kentsel Dönüşüm Gebze için zorunluluk, bunu yıllardır biliyor ve gözlemliyoruz. Dönüşüm işini yapmak için önce kendimizi firma olarak, bu işin altından kalkacak yeterliliğe ulaştırdık. İnşaatçılık yasası gereği belgelerimizi yenilememiz, daha yüksek metrajlı işler yapmak için onay almamız gerekiyordu önce bunları yaptık. Tek başımıza değil, bölge insanı adına hareket etmemiz gerekiyordu, çünkü Gebze’de yüzler değil, binlerce, on binlerce, yüz binlerce konut vardı yenilenmesi, dönüşmesi gereken. Biz Gebze’li firmalar bunu yapamasak, İstanbul, İzmit yada başka yerlerden daha güçlü firmalar gelerek, bu dönüşümü yapacaktı.
TİCARET ODASI ELİYLE YAPALIM İSTEDİK
Öncelikli olarak, bu konuda üyesi olduğumuz Gebze Ticaret Odası (GTO) ile ortak bir çalışma yapalım istedik. Başkanımız Nail Çiler, İnşaat Komitesi’ni topladı, Mimarlar, Mühendisler Odası’nı toplayarak, yapılması gerekenlerle ilgili görüşler aldı, öneriler sundu. Biz kendi bünyemizde, piyasada iş yapan müteahhit arkadaşlarla görüşmeler yaptık. Gerekirse belli noktalarda iş birliği, güç birliği yaparak, dönüşüm işini başlatalım istedik. Bu konu bir bina, bir mahalle, yüz daire, bin daire ile tamamlanacak bir konu değil. O yüzden, güçleri birleştirmek, ortak çalışma yürütmek gerekiyordu. Matchgroup olarak, ilk kentsel dönüşüm projemizi Osmanyılmaz’da başlattık. Devam eden görüşmelerimiz var, yenilerine de önümüzdeki günlerde başlayacak. Fakat mesele tek başına bizim yaptığımız iş, bizim projelerimiz değil, Gebze’nin geneli bu yüzden, müteahhitler, belediyemiz, odamız, mülk sahipleri, hep birlikte hareket etmek zorundayız.
MESELE MÜLK MESELESİ DEĞİL, MESELE CANIMIZ
Biz 1999 depremini yaşadık, bugün İzmir depremini konuşuyoruz. ‘Deprem değil, bina öldürür’ bu gerçeği artık kimse inkar etmiyor. Gebze’nin çok acilen yenilenmeye ihtiyacı var. Bu yeni binalar, yeni mülkler meselesi değil, bu artık bizim bölgemiz için can meselesi. Belediye Başkanımız Gebze’de yorgun bina oranını yüzde 60 olarak ifade etmiş, bizim gözlememiz bu rakam daha yukarılarda. 1999 depremi öncesinde yapılan tüm yapılara şüphe ile bakmak gerekli. Deprem sonrası yapılan binalara yasal zorunluluk, bağlayıcı kanunlar getirildi ama öncesinde ki binalarda deniz kumu da kullanıldı, denetim ve bağlayıcılıkta bu düzeyde değildi. Bizim hiçbir inşaatımızda deniz kumu kullanılmamıştır, C 30’un altında kum kullanmışlığımız yoktur. Bir çok inşaatta bunlar zorunlu hale getirilmiştir. Önceden 50 ton demir kullanılan bir inşaat, deprem sonrası bunu iki katına, üç katına çıkartmıştır.
ÇÖZÜM İÇİN BELEDİYEDE SORUMLULUK ALMALI
Kentsel dönüşüm bizim bölgemiz için zorunluluk ve bu olmadığı sürece canımız tehlikede. Gebze’de kentsel dönüşümün hızlı bir şekilde başlayamamasının nedeni yasal düzenlemeler. Şimdi yıkıp yerine yapacağınız binada hak sahiplerine mevcut sahip oldukları kadar daire vermediğiniz de anlaşmaya varamıyorsunuz. 30 daire yıkıp, yerine 38 daire yapabiliyorsanız, 8 daire ile siz 38 daire yapamıyorsunuz, vatandaş evi yıkılıp, yeniden yapılması için para veremiyor. Burada şayet yıkılan binaların iki katı kadar bir daire çıkacak, yada buna yakın daire sayısını yakaladığınız da bir şekilde yol alır, dönüşümü gerçekleştirirsiniz. Ama şuan ki yasal düzenleme ile bunu yapamıyorsunuz, ancak kendisini zorlayan mülk sahipleri ile bir noktada buluşuyorsunuz. Gebze’de ki binalarla ilgili şu örneği vereyim, biz kentsel dönüşümde ki ilk projemizde, yapılı binayı yıkmak için 20-25 günlük bir süre ön görüyorduk, 4 günde yıktık. Bina o kadar çürümüş, bitik durumda idi, bu binaların yıkılması için depreme de gerek yok. Ve üzülerek söylüyorum, Gebze’de ki binaların çoğunun durumu bu şekilde” dedi.
ARAMA KURTARMAYA YATIRIM YAPILMALI
Matchgroup Yönetim Kurulu Üyesi Cüneyt Nalbant’da depreme hazırlıklı olmanın zorunluluk olduğunu belirterek, “bugün İzmir’de 17 yapı çöktü. Bu yapılarda yeterli sayıda arama-kurtarma personeli görev yapıyor ve çok şükür ki, kurtarılan çocuklarımız, vatandaşlarımız var. Allah korusun söz edilen İstanbul depremi olduğunda, yıkılan bina sayısı, binli rakamlarda ve daha fazla olduğunu düşünürsek, arama-kurtarma yapacak insan sayısı ne kadar olur? Binalar, dönüşüm önemli evet, acilen dönüşüm için herkes taşın altına eline koymalı. Bir yandan da arama-kurtarmaya yatırım yapılmalı. Gerekirse her vatandaşa bu eğitimler verilmeli. Bugün belki önemsiz gibi görünebilir ama Allah korusun yarın İstanbul’da bir deprem olursa, arama-kurtarma bilgisi hayati önem taşıyacaktır” dedi.Kentsel dönüşümün önemini her fırsatta dile getiren ve son bir yılda sürekli Gebze’de kentsel dönüşümü gündem yapan Matchgroup, Gebze’nin analizini yaparak, çözüm önerilerini sıraladı.
Matchgroup Yönetim Kurulu Başkanı Muhammed Cihad Demirtaş ile Gebze’nin nasıl bir dönüşüme ihtiyaç duyduğunu ve şimdiye kadar yaptıkları çalışmaları ve çözüm önerilerini konuştuk. Matchgroup Yönetim Kurulu Üyesi Cüneyt Nalbant’da deprem gerçeği ve arama kurtarmaya yönelik önerilerde bulundu.