GOSB'UN EN BÜYÜK SIKINTISI..

GOSB tarihçesi hakkında bilgi veren Vahit Yıldırım, "Gebze Organize Sanayi Bölgesi'nin temelleri 1985 yılında rahmetli Turgut Özal tarafından atıldı. Bence bugüne baktığımızda GOSB'un buraya gelmesinin en büyük sebeplerinden bir tanesi o dönemki GOSB katılımcısı ya da üye olanların vizyonuyla alakalı ve ondan dolayı da bugüne geldiğimiz noktada bir rol model olmuş. Gebze Organize Sanayi Bölgesi şu anda 1., 2. bölge ve 3. bölge olarak adlandırdığımız 5,5 kilometrekare alana kurulu, 189 katılımcımızın olduğu, ortalama katılımcısının da yüzde 80'i yerli, yüzde 20'sinin sermaye şirketlerinin olduğu bir bölge. Gebze Organize Sanayi Bölgesi'nin en önemli özelliği, herhangi bir bakanlık kredisi kullanmadan tamamen sistemin kendi kendine finanse ettiği bir bölge olması. Bugün baktığımızda bölgeye de örnek olmuş. Birçok bölge de Gebze Organize Sanayi Bölgesi'ni örnek alarak bu şekilde bölgeler kurulmaya devam edecek" dedi.

TAM KAPASİTE DOLULUK VE YER İHTİYACI
"GOSB'un en büyük sıkıntısı yüzde 98 doluluk oranına ulaşmış olması" diyen Yıldırım, "Tabii burada iki tane şey var; birincisi hem bölgemizdeki katılımcıların yer talebine şu anda biz karşılık veremiyoruz. Hatta bölgemizde belli firmalarımız var. Bu firmalarımız 4-5 parselde üretim yapıyorlar. Kaldı ki bunları tek parsele toplayıp özellikle devirlik anlamında da bir avantaj olacak. Hadi bunu geçtik, tekrar yeni bir parsele ihtiyaçları var, maalesef yeni parsel tahsis edemiyoruz. Tabii katılımcı büyümek istiyor, farklı bir OSB'ye gitmek düşüncesi var ama bu standardı diğer OSB'ler de yakalayamıyor. İnşallah genişleme bölgesi olarak tekrar bir bölge açabilirsek ki bunu ben geçen dönemde hep söylemiştim, bir bölgemiz var özellikle geçen dönemki Sanayi Bakanımıza da bunu arz etmiştik. Bu dönemde biraz daha bu konuyu işleyeceğiz. Genişleme bölgemizin açılması konusunda biraz daha müdahil olurlarsa, bölge katılımcımızın hem de bu bölgeye dışarıdan gelip bu standarttaki bir bölgede yatırım yapmak isteyen, yani yerli-yabancı sermaye şirketlerinin de taleplerini yerine getirmiş olacağız" dedi.

"YABANCILAR GOSB’A HAYRAN KALIYOR"
Yıldırım GOSB'un Türkiye sanayisindeki yerinin çok önemli olduğunu ve bunu övünerek söylemek istediğini belirterek, "Türkiye sanayisindeki en önemli özelliklerden bir tanesi sizlerin de gördüğü gibi gerçekte bir rol model, yani bir organize sanayi bölgesinde üretim yapmanın ve bununla ilgili bu üretimi yaparkenki hem çevreye duyarlılığıyla ilgili hem iş sağlığıyla ilgili, bunları da yaparak demek ki sanayi olabiliyor. Bunu en güzel şeyi de şu, özellikle yerli yabancı heyetler ülkemize geldiğinde ve bize ziyaret ettiğinde ilk söyledikleri şey, 'Evet ya demek ki üretim yapılırken de çevre, ağaç, yeşillik, temiz yol, şık binalar olabiliyormuş.' Dolayısıyla onların vizyonunu açıyor onun için aynı zamanda Gebze Organize Sanayi Bölgesi bir rol modeldir" dedi.

"GOSB’UN TÜRK EKONOMİSİNE KATKISI BÜYÜK"
GOSB yönetim kurulu başkanı Vahit Yıldırım, GOSB’un Türk sanayisine büyük katkısı olduğunu belirterek, "Şu anda 5-5,5 milyar dolar civarında ihracatı olan bir organize sanayi bölgesi. ithalat rakamları da 2 milyar dolar mertebesinde. Bu veriler tamamen katılımcılarımızdan aldığımız veriler mertebesindeki rakamlardır. Bu da gerçekten organize sanayi bölgesinin katma değeri yüksek üretim yaptığını gösteren en önemli göstergedir" dedi.

"GOSB BULUNDUĞU BÖLGEYLE SOSYAL VE EKONOMİK BAĞ KURACAK"
Yıldırım, gelecekle ilgili Gebze Organize Sanayi Bölgesi'nin özellikle 1985-1986 yılında bugüne kadar örnek birçok şey yaptığını ve birçok organize sanayi bölgesine örnek olduğunu belirterek, "Biz esasen bundan sonraki dönemde özellikle bir rol model yaratmak istiyoruz. Gebze Organize Sanayi Bölgesi'nde yapılacak olan bu yatırımlarla alakalı hem ekonomik hem sosyal anlamda da bir şeyler yapmak istiyoruz. Özellikle bağlı bulunduğumuz ilçe yine bağlı bulunduğumuz il burada bir sürü sosyal sorumluluk projelerinin içinde olmak istiyoruz. Bir ülkede tamamen her şey mutlaka ekonomi önemli ama her şey ekonomide bitmiyor. Eğer sosyal sorumluluk projelerinin içinde de siz yoksanız, buralara katkı sağlamıyorsanız, maalesef bir tarafı eksik kalıyor. Bununla ilgili projelerimizi izlerseniz etap etap hem basınla da duyuracağız hem de yerel yönetimle de paylaşacağız" ifadelerini kullandı.

"EĞİTİME ÖNEM VERECEĞİZ, BİR VAKIF ÇALIŞMAMIZ OLACAK"
"Ne yaparsanız yapın bugün geldiğimiz noktada eğitimi çözemiyorsanız hiçbir şey olmuyor" diyen Yıldırım, "Aslında bu benim yıllardan beri hatta okuldan beri hep içimde kalan bir uktedir. Yine en önemli şeyler bir tanesi; bir öğrencinin bir bursla okuduğunda o aldığı diploma o meslekle alakalı bana göre ülke ekonomisine çok daha fazla katkı sağlıyor. Bunun iki önemi var. Bir tanesi, o diplomanın kıymetini biliyor, artı o mesleğin değerini biliyor çünkü başkasının parasıyla okumuş, artı yarınlarda belli noktalara geldiğinde bu şekilde okuduğu için aynı şekilde kendisi de uyguluyor. Şu anda bizim ülkemizin en büyük problemlerinden bir tanesi gerçekten eğitim. Bize inanın günlük onlarca talep geliyor. Eğitim ve bununla ilgili burs anlamında. Şimdi bizim bunu çözmemiz lazım. Bunu çözmek için de ben GOSB'un bir eğitim vakfının kurulmasını baştan beri talep ediyorum. İnşallah bu dönem de alt çalışmalarını yapıp önümüzdeki genel kurula getireceğim" şeklinde konuştu.

"DÖVİZ KURLARINDAKİ HAREKET SANAYİCİ TEDİRGİN EDİYOR"
"Döviz konuları bugünümüzün ya da kısa dönemin sıkıntısı değil, biz yıllardan beri bunun sıkıntısını ve tedirginliğini hep yaşıyoruz" diyen Yıldırım, "Özellikle yatırımlarda kullanılan kredilerin TL ve döviz ayağındaki makasın fazla olmaması sebebiyle genelde bütün yatırımlarda bizler sanayiciler olarak hep döviz kredileri kullanıyoruz ama biliyoruz ki bunun karşılığı yarın ciddi anlamda yüksek kurlarla karşı karşıya kalabiliriz. Bunun yansıması bize ciddi anlamda negatif oluyor. Artı bugüne kadar hükümetlerin ya da Merkez Bankası başkanlarının kurlarla ilgili açıkladıkları hiçbir şeyin bize yol göstermediğini de gördük. Bizim gerçekten yıllara zarar yazdığımız ciddi rakamlarımız oluyor. Bunun nasıl önlemini alabilir? Bunu nasıl aşabiliriz? Özellikle TL ve döviz makasındaki faizlerin kapanması katılımcıların yada yatırımcıların tamamen TL kredisi kullanmasıyla belki geçici olarak da bir çözüm olabilir ama bu gerçekten çok büyük bir problem ülke sanayicisi ve yatırımcısı için" dedi.

"EN BÜYÜK SIKINTI TRAFİK"
"Bir ülkenin bence gelişmişliğinin en önemli göstergesi trafiktir" diyen Yıldırım, "Eğer ki trafik sorununuzu çözmüşsünüz ya da en aza indirgemişseniz o ülkenin gelişmişliğinden söz edebilirsiniz. Bizim bölgemizin şu anda en büyük problemi trafik. Hem çalışan personelin memnuniyeti hem OSB'ye ticari araç giriş çıkışlarındaki maliyetlerin yüksekliği bizi ciddi anlamda etkiliyor. Biz Gebze Organize Sanayi Bölgesi'nde bir sanayici olarak herhangi bir ticari araç yüklemek için talep ettiğimizde Gebze Organize Sanayi deyince fiyat ikiye katlıyor. Niye? O da kendine göre haklı. Çok acil bizim trafik sorunumuzun çözülmesi lazım. Bununla ilgili sağ olsun Kocaeli Valimiz ciddi anlamda müdahil oldu. Bizleri bir araya getirdi. Şuanda son geldiğimiz şey şu, 4 tane OSB. Bu projenin yüzde 50'sini finanse edecek, yüzde 50'sini de Büyükşehir ve Karayolları finanse ederek ön protokollerini imzaladık. Sayın Bakanımızın da sözü var, 31 Aralık 2014'e kadar bu projenin bitirileceği yönünde. Dolayısıyla bizi ciddi anlamda rahatlatacak" şeklinde konuştu.