GTÜ Biyoteknoloji Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doktor Öğretim Üyesi Ümit Barış Kutman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2019'da GTÜ ve GÜBRETAŞ arasında Biyoteknoloji Enstitüsünün girişimleriyle 10 yıllık bir iş birliği protokolü imzalandığını hatırlattı.
Kutman, GÜBRETAŞ'ın tarıma katma değer sağlayacak alanlarda Ar-Ge yapmaya ve yeni ürünler geliştirmeye çok istekli bir şirket olduğunu vurgulayarak, şu anda sektöründe Türkiye'nin en büyük şirketlerinden biri olduğunu kaydetti.
Özel sektör ve üniversite iş birliklerinin çok önemli olduğuna değinen Kutman, 10 yıl sürecek bu iş birliği çalışmaları kapsamında, yeni ürünler geliştirilmesi için projeler hazırlamaya başladıklarını bildirdi.
Kutman, GTÜ olarak 3 yıl önce başlayan süreçte Biyoteknoloji Enstitüsünü ayağa kaldırdıklarını belirterek, Biyoteknoloji Enstitüsünde hem lisansüstü eğitimin hem de Ar-Ge çalışmalarının odaklandığı alanlardan birinin "Bitki Biyoteknolojisi" ve bu alandaki çalışmalarda sürdürülebilir bitki besleme projeleri olduğunu kaydetti.
- "Yerli üretim maalesef istediğimiz düzeyden çok uzak"
Kutman, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrasında tarımsal üretim çalışmalarının öneminin daha da fazla anlaşıldığını dile getirdi.Ülkede milli tarım çalışmalarının çok önemli olduğuna işaret eden Kutman, şunları söyledi:
"Özellikle bitki besleme ürünlerinin, bu biyoteknolojik ürünlerin yerli üretimi maalesef istediğimiz düzeyden çok uzak. Ham maddelerin çoğu ithal. Biyoteknolojik ürünlerin içerikleri ve etkinlikleri ile ilgili soru işaretleri var. Bu konuda hem temel bilim araştırmalarının hem de ürün geliştirmeye yönelik çalışmaların artarak devam etmesi gerekiyor. GTÜ olarak bu alandaki araştırmalar için en büyük eksiğimiz modern bir Ar-Ge seramızın olmayışıydı. Bölgemizde çok ciddi bir sanayi ve nüfus yoğunluğu olduğu halde, bu alandaki araştırmalar çok yetersiz düzeyde. Biz de buna öncülük edelim dedik. GTÜ ve GÜBRETAŞ, Ar-Ge serasının eş finansmanla ortaya çıkarılması konusunda çalışmalara başladı. 500 metrekarelik bir cam Ar-Ge serası kuruyoruz."
Kutman, Türkiye'de ticari üretimde yaygın olarak kullanılan plastik örtülü seraların yatırım maliyetinin nispeten düşük olduğunu, bununla beraber bu seraların teknik özelliklerinin uluslararası standartlarda Ar-Ge faaliyetleri için yetersiz kaldığını belirtti.
- "Yerli ve milli tarım için bitki besinleri üretilecek"
Uluslararası standartlarda bir Ar-Ge serası kurmak için oldukça fazla yatırıma ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Kutman, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yapacağımız sera, Venlo tipi sera olarak geçiyor. Venlo tipi seraların kendine has bir çatı yapısı var. Bunlar yüksek tavanlı, yüksek bitkilerin yetiştirilebilmesine de imkan veren ve içerideki iklim koşullarının çok homojen olduğu seralar. Ar-Ge çalışmalarında kalite ve güvenilirlik için bunlar çok önemli özellikler. Seranın ısıtmadan soğutmaya, gölgelemeden aydınlatmaya birçok donanıma ve bu donanımları kontrol edecek bir otomasyon sistemine sahip olacak. Bu sera içerisinde gerek toprak koşullarında gerekse topraksız tarıma yönelik olarak su kültürü ortamında çalışmalar yürütülebilecek. Ar-Ge serası sayesinde GTÜ Biyoteknoloji Enstitüsünün tarımsal biyoteknoloji ve bitki besleme alanındaki araştırmalar için önemli bir çekim merkezi haline geleceğini düşünüyoruz. Yerli ve milli bitki besleme ürünlerinin geliştirilmesiyle Türkiye'de üniversite-sanayi iş birliğinin çıktı odaklı örneklerinden biri ortaya çıkacak. Serada, Türkiye'de tarımın, özellikle de bitki besleme sektörünün dışa bağımlılığını azaltmaya yönelik projeler yürütülecek. Doğaya ve insana saygılı biyoteknolojik ürünlerin geliştirilmesine öncelik verilecek."
- ''Seranın yaz aylarında tamamlanması planlanıyor''
Yaz aylarında inşaatın tamamlanmasının ardından Ar-Ge serasında çalışmalara başlamayı planladıklarını belirten Kutman, cam seranın hakkıyla işletilebilmesi için laboratuvarlar, ofisler ve depo alanları da içeren bir teknik ve idari binanın da bulunması gerektiğine işaret etti.
Kutman, bu kapsamda, Pendik Sanayici ve İş Adamları Derneği’nden (PESİAD) aldıkları destekle yapılan idari ve teknik binanın inşaatının da hızla ilerlemekte olduğunu bildirdi.
Sera çalışmalarının ardından burada geliştirilen ürünler için tarla denemelerinin de yapılmasının gerekeceğini anlatan Kutman, GTÜ'de deneme sahası olarak kullanıma uygun verimli arazilerinin bulunduğunu ve GTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Hasan Aslan'ın bu alandaki çalışmalarda kullanılmak üzere ilk etapta 10 dönümlük bir deneme arazisini Biyoteknoloji Enstitüsünün kullanımına açtığını söyledi.