Kocaeli, Türkiye’de koronavirüse bağlı ölümlerin yaşandığı 3. il durumunda. Kocaeli gibi sanayi kentlerinin salgından daha fazla etkileneceği ortadayken, kimi fabrikalar üretime devam ediyor. Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu ve vakaların görüldüğü fabrikalarda ‘Çalışmaktan kaçınma’ hakkını kullanan işçiler olsa da, örgütsüz fabrikalardaki işçiler tedirgin.
“EMEKÇİLER CAN PAHASINA HER GÜN İŞE GİTMEK DURUMUNDA”
Kocaeli’deki fabrikaların durumu ile ilgili konuşan Kocaeli İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi Yürütme Kurulu Üyesi Selçuk Karstarlı, “Üretim alanları, servis, yemekhane, mola yerleri gibi alanlarda emekçiler iç içe. İşyerlerindeki hijyen ve çalışma şartları için herhangi bir düzenleme gelmemiş. Hatta pozitif vakaların tespit edildiği işyerlerinin bile bir kısmında üretimin devam ettiği yönünde meclisimize bilgiler ulaştıran işçiler oldu” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bu çarklar dönmek zorunda” sözlerine değinen Karstarlı, “Sermaye sahipleri kendilerini lüks evlerine kapatmışken, bu zenginliği üreten emekçiler can pahasına her gün işe gitmek durumunda. Özetle virüs değil ama sistem zengin fakir ayırmakta” ifadelerini kullandı.
7 ACİL ÖNLEM
“Gebze’de kimi fabrikalarda sendikalı işçiler test sonucu pozitif çıkanların varlığına dayanarak 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nda yer alan ‘Çalışmaktan kaçınma’ hakkını kullandı” hatırlatmasını yapan Karstarlı, “Ancak başta örgütsüz işyerleri olmak üzere kamu işyerleri de dahil birçok işyerlerinde emekçiler risk altında. Bu süreçte risk altındaki emekçilere 6331 sayılı İSG kanununda yer alan çalışmaktan kaçınma hakkını kullanabileceklerini hatırlatmak isteriz” dedi. Salgının herkesin hayatını riske attığını ifade eden Karstarlı, Kocaeli İSİG Meclis olarak DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin dile getirdiği 7 acil önlemin hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi ve ekledi: “İşyerlerinin bir kısmı ise talep daralması ve hammadde temin sorunları nedeni ile üretimi durdurmaya başlamıştır. Ancak üretimi duran işyerlerinde işçiler işten çıkarma, ücretsiz izne çıkarılma, yıllık izinlerinin kesilmesi gibi durumlar ile karşılaşmaktadır. Bu sorunun çözümü elbette ki iktidarın sorumluluğunda.”
“ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇ DAHA HIZLI İŞLEYECEK”
İşyeri Hekimi ve Kocaeli Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Aykut Çelik ise, önümüzdeki sürecin daha hızlı ilerleyeceğini ifade ederek, “Bunun önüne geçmeyi başaramazsak maalesef vaka sayıları ve can kayıpları artacaktır” dedi. Sıkı karantina önlemlerinin alınması gerektiğinin altını çizen Çelik, “Halkımızın sağlığı ve can kayıplarının azaltılması için acil olarak sıkı bir karantinaya ihtiyacımız olduğu bilimsel olarak açıkça orta. En az 21 gün Türkiye’de hayatı durdurmalı ve hayati önemde üretim yapmayan işyerleri dışındaki tüm fabrikalar üretime ara vermeli. Çünkü artık önü alınamadığı takdirde kontrolü güç bir noktaya doğru gidiyoruz. Alınan önlemler salgını durdurmakta yetersiz kalmakta ve hastanelerin doluluk oranı her geçen gün katlanarak artmakta. Önümüzdeki sürecin daha da hızlı ilerleyeceğini görüyoruz. Bunun önüne geçmeyi başaramazsak maalesef vaka sayıları ve can kayıpları artacaktır” dedi.
“SERMAYE KESİMİNİN İŞİNE GELMEKTE”
Hükümetin tavrının patron ve sermaye kesiminin işine geldiğini belirten Çelik, “Hükümet üretimin devam etmesi yönünde tavrını ortaya koymaktadır ki, bu da işverenlerin ve sermaye kesiminin işine gelmekte. Ama yine de her şey çok geç olmadan, sıkı tedbirler alarak bu salgının üstesinden ülke olarak gelebilmeliyiz. Önceki günlerde işyerlerinde ve fabrikalarda acil önlemler alınmalı diyorduk, ama artık o boyutu da geçmiş bulunmaktayız. Son çare olarak işçilere en az üç hafta ücretli izin verilmeli, bu asla yıllık izinden düşülmemeli” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Evrensel