Acıbadem Maslak Hastanesi Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Çetiner lenfomanın genellikle lenf bezinin şişmesi ile ortaya çıktığını, ancak her şişen lenf bezinin kanser anlamına gelmediğini belirterek “Lenf bezlerinin büyümesi, ele gelmesi ve ağrılı olması durumunda kişiler çoğunlukla ‘acaba kanser mi oldum?’ endişesine kapılabiliyor ama lenf bezleri viral enfeksiyonların da aralarında bulunduğu birçok nedenden dolayı büyüyebiliyor. O nedenle her lenf bezi büyümesi lenfoma anlamına gelmez. Buna karşın lenf bezlerinin büyümesi bazen de lenfomanın tek belirtisi olabildiğinden doktora gitmeyi ihmal etmemek gerekiyor.” diyor. Lenfomanın tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu ve ümitsizliğe kapılmamak gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Mustafa Çetiner, lenfomanın ihmale gelmez 7 önemli belirtisini anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Lenfomanın tedavisi, türüne göre değişiyor!
“Herkesin vücudunda lenf bezleri vardır, çünkü bunlar karakol gibi vücudumuzda yolunda gitmeyen işlere müdahale eden bezlerdir; vücudun diğer enfeksiyonlara veya diğer hastalıklara karşı mücadelesinde önemli rol oynarlar” diyen Prof. Dr. Mustafa Çetiner, lenf bezlerindeki her şişliğin ise lenf bezi kanseri yani lenfoma anlamına gelmediğini vurguluyor. Bir hastaya lenfoma tanısı konulmasının da tek başına bir anlamı olmadığını çünkü lenfomanın 40’a yakın çeşidi olduğunu belirten Acıbadem Maslak Hastanesi Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Çetiner “Bunların bir kısmı çok yavaş seyirlidir ve dolayısıyla çok agresif değildir, acil tedavi gerektirmez. Bazı lenfomaları yıllarca hiç ilaç kullanmaksızın izlediğimiz oluyor. Kimi lenfomalar da sadece şişlik ile kendini belli edebilir, agresif seyirlidir ve bir an önce müdahale edilmesi gerekir. Bu nedenle lenfomaların türüne kesin karar veren patolojidir. Biyopsi olmadan ve elimizde doku tanısı olmadan lenfoma tanısını koymak imkansızdır. Lenfomaların türüne göre tanı ve tedavileri önemli farklılıklar gösterir.” diyor.
Lenfoma tedavi edilebilir!
Lenfomanın günümüzde çoğunlukla tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu, bu nedenle ümitsizliğe kapılmamak gerektiğini belirten Prof. Dr. Mustafa Çetiner, kemoterapinin halen tedavinin temelini oluşturduğunu, ancak 2000’li yılların başından itibaren hedefe yönelik tedaviler de uygulandığını söyleyerek “Hedefe yönelik, akıllı bir molekülün keşfiyle günümüzde artık kemoterapi dışı, birden çok seçenek uygulanmaktadır. Gerektiğinde kemik iliği nakli de tedavi seçenekleri arasındadır.” diyor.
Lenfomada ihmale gelmez 7 belirti!
Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Çetiner “Klinik bulgular genellikle lenf bezlerinin ve organ tutulumlarının bölgesine, tümörün çapına, büyüklüğüne, tümörün büyüme hızına, hastanın eşlik eden hastalıklarına ve yaşına bağlı olarak değişkenlik gösterir” diyor. Prof. Dr. Mustafa Çetiner, lenfomanın 7 önemli belirtisini şöyle sıralıyor;
- Çoğunlukla boyun, kasık ve koltuk altı lenf bezlerinde büyüme, ele gelen şişlik
- Uzun süren, iniş ve çıkışlarla seyreden, nedeni bulunamayan, çoğunlukla 38.5 dereceyi geçmeyen ateş
- Her gece çamaşır değiştirecek kadar yoğun terleme
- Kısa sürede ciddi kilo kaybı
- Lenf bezinin büyümesine bağlı olarak, çevrede bulunan organ ve dokulara uygulanan baskılara ilişkin bulgular (Örneğin; şiddetli kemik, göğüs, karın ağrısı, bacaklarda şişlik, kuru öksürük, ses kısıklığı vb)
- Yorgunluk, halsizlik
- Ciltte kaşıntı ve yaygın döküntü