Mahkeme cinayete yardım eden sanığın kardeşleri Remzi ve Abdullah Kölotoğlu'nu 30'ar yıl, sanığı evinde saklayan akrabası Rauf İşineri'yi ise 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Gerekçeli kararda, sanığın eşinin kendisini aldattığını söyleyerek haksız tahrik indiriminden yararlanmak istediği, ancak bu ifadeye itibar edilmediği belirtildi.
Bağlar İlçesi'nde 27 Haziran 2012 günü meydana gelen olayda Ahmet Kölotoğlu(28) kendisinden ayrı yaşayan 3 çocuk annesi eşi Hülya Kölotoğlu(26) ve kayınvalidesi Celile Oskan'ı(49) pazardan dönerlerken tabancayla vurarak öldürdü. Olaydan sonra kaçan Ahmet Kölotoğlu, onu azmettirdiği iddia edilen ağabeyleri Remzi Kölotoğlu(34), Abdullah Kölotoğlu(33) ve şüpheliyi evinde saklayan akrabası Rauf İşineri (45) polis tarafından gözaltına alındı. İfadelerinin ardından mahkemeye çıkarılan Ahmet, Remzi ve Abdullah Kölotoğlu tutuklanırken, Rauf İşineri ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Hazırlanan iddianamede 4 sanığın 'Yakın akrabayı öldürme', 'Ruhsatsız silah bulundurma' ve 'Suçluyu kayırma' suçlarından ağırlaştırılmış ömür boyu ile 6 aya kadar değişen oranlarda hapisle cezalandırılmaları istendi.
'BAŞKASIYLA İLİŞKİSİ VARDI' SAVUNMASI
İddianamenin kabulünün ardından sanıklar Ahmet, Remzi ve Abdullah Kölotoğlu'nun tutuklu, Rauf İşeri'nin tutuksuz yargılaması Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. İlk duruşmasında ifadesi alınan Ahmet Kölotoğlu eşinin başka bir kişi ile ilişkisi olduğunu öne sürdü. Sanık Kölötoğlu, "Olay günü eşim ve annesi evden çıkıp, köşede eşimin ilişkisi olan kişi ile buluştu. Eşime seslendiğimde bana dönerek, "Sen şerefsiz, namussuzsun, seni bırakıp onunla gideceğim" dedi. Ben de rastgele ateş ettim" dedi.
Cinayete azmettirdikleri iddiasıyla yargılanan Abdullah ve Remzi Kölotoğlu ise ifadelerinde ölen yengeleri Hülya'nın başkasıyla ilişkisi olduğunu duymadıklarını söyledi. Hülya Kölotoğlu'nun üzerine kayıtlı olan evi satmak istediği için eşi ile sorun yaşadığını belirten sanıklar, cinayet olayını bir akrabalarının telefonu ile öğrendiklerini belirtti.
'KIZIM EVİ YÜZÜNDEN ÖLDÜRÜLDÜ'
Öldürülen Hülya Kölotoğlu'nun babası Kadri Oskan ise çarşıdan eve geldiğinde küçük kızının ağladığını belirterek, "Olayı anlattı. Bu olayın çıkma sebebi kızımın kendisine ait evde kaynanasının oturması, evin kirasını vermemesi ve evi boşaltmamasıdır. Hülya'nın başkasıyla ilişkisi yoktu" diye konuştu.
MAHKEME BAŞKANI: SANIK CEZA ALIRSA ÇOK BÜYÜK GÜNAH İŞLERSİN
Cinayet sırasında olay yerinde bulunan Hülya Kölotoğlu'nun kızkardeşi 12 yaşındaki S.O. ise şöyle ifade verdi:
"Ablamın evine eşyalarını almaya gidiyorduk. Yolda eniştem Ahmet, kardeşleri Remzi ve Abdullah ile karşılaştık. Eniştem ablam ve annemle konuşmaya başladı. Bu sırada ağabeyleri küfrederek "Sık, sık" diye bağırdılar. Eniştem belinden tabanca çıkarıp annem ve ablama ateş etti" dedi.
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı S.O.'ya, verdiği ifade yalansa ve sanık ceza alırsa çok büyük günah işleyeceğini söyledi. S.O. ise olay yerinde olduğunu ve doğruyu söylediğini belirtti. Mahkeme daha sonraki duruşmalarda sanıklar Remzi ve Abdullah Köletoğlu'nu tutuksuz yargılanmak üzere tahliye etti.
TÜM SANIKLARA CEZA
Son duruşmada kararını açıklayan mahkeme, sanık Ahmet Kölotoğlu'nu eşi ve kayınvalidesini öldürdüğü için bir kez ağırlaştırılmış ömür boyu, bir kez ömür boyu ve 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme cinayete yardım ettikleri iddiasıyla yargılanan Remzi ve Abdullah Kölotoğlu'nu ise 30'ar yıl hapisle cezalandırdı. Sanığı evinde saklayan Rauf İşeri'yi de 'Suçluyu kayırma' suçundan 5 ay hapis cezasına çarptıran mahkeme, cezanın ertelenmesine hükmetti. Sanıklar Remzi ve Abdullah Köletoğlu'nun da tutuklanmasına karar veren mahkeme, cezalarda herhangi bir indirim yapmadı.
'ALDATMA YOK, ANLAŞMAZLIK EV MESELESİNDEN'
Gerekçeli kararını açıklayan mahkeme Sanık Ahmet Kölotoğlu'nun 'aldatma' iddiasını doğrulayacak bir delil bulunmadığını vurgulayan mahkeme, bu ifadeye itibar edilmesinin mümkün olmadığı kaydetti. Mahkeme, sanık ve eşi arasındaki anlaşmazlığın ev meselesinden kaynaklandığının kabul edildiği ve sanıklar lehine haksız tahrik indirimi uygulanmaması gerektiği yönünde mahkemede kanaat oluştuğunu belirtti.
